Güney Yarım Küre’nin en ucunda bulunan Güney Kutbu (Antarktika), ilk olarak keşfedildiği Ocak 1820 tarihinden bu yana bilinmeyen çok sayıda bilginin ortaya çıkmasına katkıda bulunmuştur.
Bu içeriğimizde Güney Kutbu ya da daha spesifik olarak Antarktika hakkında öne çıkan bazı ilginç bilgiler ile karşınızdayız.
Güney Kutbu (Antarktika) Hakkında İlginç Bilgiler
- Antarktika Dünya’nın 7 Kıtasından Biridir
- Antarktika Uluslararası Anlaşmalarla Korunur
- Antarktika’da Binlerce İnsan Görev Almaktadır
- Antarktika Dünya’nın En Büyük Tatlı Su Rezervlerine Sahiptir
- Antarktika Bir Çöldür
- Antarktika Bir Zamanlar Sıcaktı
- Antarktika Dünya’nın En Hızlı Isınan Bölgesidir
- Antarktika’daki Buzullar Hızla Erimektedir
- Antarktika’da Zaman Dilimleri Yoktur
- Antarktika’da Her Yön Kuzeye İşaret Eder
- Antarktika’da Kutup Işıklarını Görülebilir
- Antarktika’da Aktif Volkanlar Vardır
- Antarktika’da 9.000’den Fazla Hayvan Türü Bulunmaktadır
- Antarktika’daki Balıklar Donma Önleyici Proteinlere Sahiptir
Antarktika Dünya’nın 7 Kıtasından Biridir
Antarktika, sırası ile Avrupa, Afrika, Asya, Kuzey Amerika, Güney Amerika ve Avustralya ile birlikte Dünya’nın 7 kıtasından biridir.
Avrupa ve Avustralya kıtalarından daha büyük bir yüz ölçümüne sahip olan Antarktika, kendi başına Avustralya’dan 2 kat daha büyüktür.
Antarktika’nın arazisi çok uzun mesafeler boyunca nispeten düz olduğundan sıradan bir rüzgar 320 km / s hızlara kadar ulaşabilir. Bu da onu en rüzgarlı kıta haline getirir. Diğer kıtalarda bu rüzgar hızları yalnızca ciddi fırtınalar ve kasırgalar sırasında mümkündür.
Antarktika Uluslararası Anlaşmalarla Korunur
Antarktika, düşünüldüğünden çok daha yakın bir tarihte, Ocak 1820 tarihinde keşfedilmiştir. Antarktika keşfedildiği sırada yerleşik bir nüfusu bulunmayan tek kıta idi ve pek çok ülke Antarktika üzerinde hak iddia etmişti.
1 Aralık 1959 tarihinde çeşitli anlaşmazlıkları ortadan kaldırmak için 12 ülke önderliğinde Antarktika Antlaşması imzalanmıştır.
Anlaşma, kıtada bilimsel araştırma özgürlüğünü tahsis etmiş ve askeri faaliyetleri tümü ile yasaklamıştır. Günümüzde aralarında Türkiye’nin de bulunduğu dünyanın dört bir yanındaki 57 ülke Antarktika Antlaşması’nın tarafıdır.
Antarktika’da Binlerce İnsan Görev Almaktadır
Antarktika’da 25’ten fazla ülkenin işlettiği 70’den fazla bilimsel araştırma üssü bulunmakta ve bu araştırma üslerinde binlerce görevli görev almaktadır.
Araştırmacılar, gerekli süre boyunca araştırma üssünde kalsalar da hiçbiri kalıcı yerleşikliğe sahip değildir. Bölgedeki araştırmacıların sayısı kış aylarında 1.000 civarında iken yaz aylarında 10.000 civarına kadar çıkmaktadır.
Kış aylarında kötü hava koşullarının hüküm sürmesi, sınırlı altyapı ve Güneş olmaması nedeni ile Antarktika’ya ulaşım neredeyse imkansızdır. Bu nedenle kış aylarında bölgede görevli olan araştırmacılar birkaç ay boyunca Antarktika’da kalmaya devam ederler.
Antarktika Dünya’nın En Büyük Tatlı Su Rezervlerine Sahiptir
Antarktika, Dünya’nın mevcut tatlı su rezervinin %60’ını kendi başına barındırır. Bu tatlı suların önemli bir kısmı buz tabakalarında saklıdır ve yüzeydeki dağılım daha düşük olduğundan açıktaki su tam anlamı ile tatlı su değildir.
Antarktika’nın en derin noktasında buzların kalınlığı yaklaşık 4,5 km kadardır ve bu neredeyse Türkiye’nin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı’nın yüksekliğine denktir.
Antarktika Bir Çöldür
Antarktika’nın su ve buz ile kaplı olduğu göz önüne alındığında onun bir tür çöl olduğuna inanmak zor gelebilir ancak teknik tanımlar gereğince bir çölün illa ki kavurucu sıcaklara ve kumlu sahalara sahip olması gerekmez.
Çöl tanımı en temelde “yıllık 250 mm’den az yağış alan bölgeler” için kullanılan bir terim olduğundan ve Antarktika’nın da yıllık ortalama yağış miktarı 10 mm ile kısıtlı kaldığından bu koşullar onu gezegenin en kurak çöllerinden birisi olarak sınıflandırır.
Antarktika şu anda uçtan uca buzullarla kaplı olsa da bu buz tabakasının günümüzdeki kalınlığına ulaşması yaklaşık 45.000.000 yıl sürmüştür çünkü bölgeye çok az miktarda yağış yağmaktadır.
Antarktika Bir Zamanlar Sıcaktı
Bugüne dek kaydedilen en düşük sıcaklık rekorunun -89,2°C ile Antarktika’ya ait olduğu düşünüldüğünde Antarktika’yı ılıman bir bölge olarak tasavvur etmek zor olsa da Antarktika her zaman bugünkü görünümüne sahip değildi ve günümüzden 40 ila 50 milyon yıl önce ortalama sıcaklıkların 17°C olduğu bir bölge idi.
Öyle ki bilim insanları Antarktika’nın bir zamanlar yemyeşil ormanlarla kaplı olduğunu ve o sıralarda dinozorların bölgede yaşam sürdüğünü gösteren fosiller buldular.
Antarktika Dünya’nın En Hızlı Isınan Bölgesidir
Antarktika, Dünya’nın geri kalanından çok daha hızlı ısınmaktadır. Geçtiğimiz 50 sene içinde Antarktika’daki ortalama sıcaklıklar, Dünya’daki ortalama sıcaklık artışının beş kat üzerinde seyrederek 3,0°C arttı.
Bilim, geçtiğimiz 200 yıl içinde meydana gelen küresel ısınmadan büyük oranda insan kaynaklı faaliyetlerin sorumlu olduğunu gözler önüne serdi. Sanayi Devrimi’nden bu yana sürekli olarak artan fosil yakıt kullanımı, artan sera gazı emisyonunu da beraberinde getirdi. Bu emisyon artışı, Güneş’ten gelen ısının atmosferde hapsolmasına ve sonucunda sıcaklıkların yükselmesine neden olmaktadır.
Dünya’nın yüzeyi Sanayi Devrimi’nin ileri aşamalarına atfedilen 1800’lerin sonlarından bu yana eskisinden 1,2 °C daha sıcak. 2011 ila 2020 yılları arasını kapsayan son 10 yıllık dönem bugüne dek kayıtlara geçen en sıcak dönemdi. Son 40 yılda her 10 yıllık dönem, bir önceki 10 yıllık dönemden daha sıcaktı. Tablo, bir bütün olarak ele alındığında son 100.000 yılın en sıcak dönemini yaşıyoruz.
Antarktika ise dünyanın geri kalanından daha hızlı bir şekilde ısınmaktadır.
Bu nedenle bir sonraki yaz tatilinizi planlarken Türkiye’deki Çevre Dostu Oteller listemizden destek almak isteyebilirsiniz.
Antarktika’daki Buzullar Hızla Erimektedir
Çoğu zaman iklim değişikliğinin esas olarak yalnızca sıcaklıkların artmasına neden olduğu düşünülse de Dünya’nın her bir sistemin diğer sistemlere bağlı olduğu canlı bir ekosistem olduğu unutulmamalıdır.
Başlangıçta sıcaklıkların artmasına neden olan iklim değişikliği takip eden dönemde yoğun kuraklıklara, su kıtlıklarına, şiddetli yangınlara, yükselen deniz seviyelerine, su baskınlarına, buzulların erimesine, fırtınalara ve biyolojik çeşitliliğin yok olmasına neden olmaktadır.
Antarktika’daki buzulların %87’sinde geri çekilmeler yaşandığı, çoğunun inceldiği ve bu sürecin giderek hızlandığı bilinmektedir.
Eğer Antarktika’daki buzulların hepsi birdenbire erimiş olsaydı küresel deniz seviyesi 60 metre birden yükselir ve pek çok şehir sular altında kalırdı.
Antarktika’da Zaman Dilimleri Yoktur
Dünyanın farklı noktalarındaki zaman dilimlerini belirleyen boylam çizgileri Güney Kutbu’nda birleştikleri için Antarktika’daki zaman kavramı gündelik hayatımızda alışkın olduğumuzdan daha farklı işlemektedir. Antarktika’nın önemli bir bölümü 6 ay boyunca sürekli olarak gündüz ve 6 ay boyunca da sürekli olarak gecedir.
Antarktika’da görevli olan bilim insanları genellikle üssü işleten ülkenin saat dilimlerine bağlı kalır ve uyku ve yaşam düzenlerini bu çerçevede planlarlar.
Bu bakımdan farklı ülkelerce kurulmuş olan birbirine komşu araştırma istasyonlarında kalanların her biri farklı saat dilimlerine bağlı kalmaktadır da denilebilir.
Elbette farklı saat dilimlerinde yaşamanın Antarktika açısından anlamlı bir karşılığı yoktur. Burada daha çok orada görevli olanların kendi programlarını tıpkı geldikleri ülkede olduğu gibi devam ettirdiklerinden (Örn; ABD saatine göre 08:00’de kalkmak ve 23:00’de yatmak gibi) söz ettiğimizi hatırlatmak isteriz.
Antarktika’da Her Yön Kuzeye İşaret Eder
Güney Kutbu teorik olarak Dünya’nın en güneyinde bulunduğu için orada konakladığınız süre boyunca hangi yöne bakarsanız bakın, baktığınız yön her zaman kuzeye işaret edecektir.
Pusulalar kutuplara yaklaştıkça hatalı sonuçlar vermeye başladıklarından bu bölgede yalnızca pusuladan yararlanarak yön bulmaya çalışmak da hatalı sonuçlara neden olacaktır.
Antarktika’da Kutup Işıklarını Görülebilir
Kutup Işıkları, bulundukları konuma bağlı olarak Kuzey Işıkları (aurora borealis) ya da Güney Işıkları (aurora australis) olarak da adlandırılır. Antarktika’da Güney Işıkları olarak da bilinen aurora australis gözlemlenebilir.
Yine de Güney Kutbu, ulaşım zorlukları ve konaklama imkansızlıkları açısından kutup ışıklarını seyretmek için en ideal konum değildir.
Kutup Işıkları Nerede ve Ne Zaman Görülür? isimli rehberimiz üzerinden kutup ışıklarını seyredebileceğiniz daha ideal konumları inceleyebilirsiniz.
Antarktika’da Aktif Volkanlar Vardır
Antarktika’da çok sayıda aktif volkanik dağ bulunmaktadır. Bunlar arasından Erebus Dağı ve Deception Adası, volkanik aktivite açısından aktiftir.
Antarktika’da 9.000’den Fazla Hayvan Türü Bulunmaktadır
Antarktika genellikle penguenler, balıklar ve kutup ayıları ile anımsansa da Antarktika sınırlarında yaşam süren 9.000’den fazla hayvan türü bulunmaktadır ve dahası, kutup ayıları yalnızca Kuzey Kutbu’nda bulunduklarından Güney Kutbu’nda kutup ayıları bulunmamaktadır.
Bu nispeten geniş hayvan türüne rağmen Antarktika’da hiç ağaç ya da çalı yoktur ve sadece iki çiçekli bitki bulunmaktadır: Antarktika Saç Otu (Deschampsia antarctica) ve Antarktika İnci Otu (Colobanthus quietnsis)
Ancak bölgede 1.000’den fazla mantar, 700’den fazla alg, 300’den fazla liken, 100’den fazla yosun, 67’den fazla böcek, 25’ten fazla ciğer otu ve 20’den fazla makro mantar türü bulunmaktadır.
Antarktika’daki Balıklar Donma Önleyici Proteinlere Sahiptir
Antarktika, -89,2°C ile bugüne dek kaydedilen en düşük sıcaklık rekorunun sahibi olsa da tatlı su 0°C’de ve tuzlu su -1,8°C’de donar.
Antarktika’daki balıkların bir bölümünde donma önleyici antifriz proteinler bulunmaktadır ve bu proteinler balıkların donma sıcaklıklarını düşürerek dondurucu sularda hayatta kalmalarına yardımcı olur.