Dünyanın dört bir yanındaki on binlerce havalimanı her gün toplamda yüz binden fazla uçuşa ev sahipliği yapıyor.
Bu uçuşlar o kadar sık ki yalnızca Amerika Birleşik Devletleri’nde günün herhangi bir saatinde yaklaşık beş bin uçak aynı anda havada seyrediyor.
Peki bu kadar çok sayıda uçuşu dikkatli bir şekilde kontrol ederek talihsiz kazaları önlemenin sırrı nedir? Bu rehberimizde Havalimanı Kulesi olarak da bilinen Hava Trafik Kontrol Kulesi nedir, ne işe yarar ve nasıl çalışır sorularına göz atacağız.
Hava Trafik Kontrol Kulesi Nedir?
Air Traffic Control (ATC) teriminin dilimizdeki karşılığı olan Hava Trafik Kontrol, havalimanından kalkan ya da havalimanına iniş yapacak olan uçakları yerde ya da kontrollü hava sahasının belirli bir bölümünde çeşitli amaçlarla yönlendiren birimdir.
Bu amaçlar, uçakların birbirleri ile çarpışmasını önlemek, hava trafik akışını kontrol etmek, hızlandırmak, pilotlara bilgi ve destek sağlamak olarak özetlenebilir.
Hava Trafik Kontrol’de çalışan personel, Hava Trafik Kontrolörü olarak adlandırılır. Kontrolörler, kendilerine tahsis edilen hava sahasındaki uçakların konumunu radar aracılığı ile izler ve pilotlarla telsiz aracılığı ile iletişim kurarlar.
Hava Trafik Kontrol Kulesi ise kontrolörlerin hava trafik kontrol hizmetini sağlamak için kullandıkları çalışma alanıdır.
Bu alan havalimanının içindeki, kapalı alandaki bir kontrol merkezinden ziyade görüş alanı tüm havalimanını ve çevresini kapsayan yerden belirli mesefade yüksekte bir kule olarak benimsenmiştir çünkü kontrolörün havalimanının her bir köşesini ve hatta çevresini görebilmesi istenir.
Hava Trafik Kontrol Kulesi Ne İşe Yarar?
Hava Trafik Kontrol Kulesi, kontrolörlerin uçakların birbirleri ile çarpışmasını önlemek, hava trafik akışını kontrol etmek, hızlandırmak, pilotlara bilgi ve destek sağlamak amacı ile aktif olarak görev aldıkları bölümdür.
Kontrolörün kuledeki görevlerinden bazıları şu şekilde özetlenebilir:
- Uçuş Yetki Kontrolü: Kalkıştan önce uçuş planı için gerekli izinleri verir.
- Yer Kontrolü: Havalimanındaki tüm uçakların ve araçların hareketi ile ilgilenir.
- Yerel Trafik Kontrolü: Uçağın havalimanındaki hareketlerini kontrol eder, kalkışlara ve inişlere izin verir. Uçak için ayrılan pistin müsait ve güvenli olup olmadığını kontrol eder. Herhangi bir olumsuzluk durumunda yaklaşmakta olan uçağa pas geçme talimatı verebilir veya iniş düzenini yeniden sıralayabilir.
- Yaklaşma Kontrolü: Uçağın havalimanına inişinden önce yetki ve inişi sırasında talimat verir.
- Hava Sahası Kontrolü: Kontrollü hava sahasındaki tüm eylemleri kontrol eder.
Hava Trafik Kontrol’ün görevleri, aralarında İstanbul Havalimanı’nın da bulunduğu dünyanın en yoğun havalimanları içinde daha dikkat gerektiren bir işlev kazanmaktadır.
Hava Trafik Kontrol biriminin maruz kaldığı en önemli sorunlar hava trafiği hacmi ve hava durumu olarak sıralanabilir çünkü bir havalimanına belirli bir süre içinde inebilecek uçak sayısı çeşitli faktörlere bağlıdır.
Hava Trafiği Hacmi
Bir uçak yaklaşma sonrasında piste inmeli, yavaşlamalı ve pistten çıkmalıdır. İdeal durumda bu işlem her bir uçak için bir ila dört dakika kadar sürer. Bu bakımdan tek bir varış pistinin saatte yaklaşık otuz inişi karşılaması beklenir.
Bazı durumlarda havalimanına fiziksel olarak karşılanabilecek olandan daha fazla sayıda varış planlanabilir ya da belirli bir uçuşta yaşanan gecikme, birden fazla uçağın aynı anda havalimanına varmasına neden olabilir.
Kontrolör, bu tür durumlarda havadaki uçakları sıraya alır ve sıra onlara gelene dek güvenli bir alanda bekleme paterni çizmelerini ister.
Beklemeler, havacılık sektörünün ilk yıllarında çevresel ve mali sonuçlar doğuran ciddi bir sorun olsa da bilişim sistemleri günümüzde uçakları sistematik olarak sıralamakta ve uçaklar, uçuş sırasında hızlarını düşürerek ya da artırarak bekleme sırasını önemli ölçüde azaltmaktadır ancak hala kontrolörün yönlendirmesine ihtiyaç duyulmaktadır.
Hava Durumu
Havalimanının bulunduğu bölgede hakim olan yağmur, kar ve fırtına benzeri hava olayları da pilotların iniş sırasında daha dikkatli davranmasını gerektirerek piste iniş ve pistten ayrılma süresini artırabilir.
Fırtına durumlarında uçakların fırtınanın etrafında sapması ve hatta zaman zaman fırtına hattındaki tek bir güvenli alandan geçmesi gerekebilir. Bu ise hava trafiğinde sıkışmalara neden olabilir.
Geçtiğimiz onlarca yıl boyunca bu süreci daha verimli hale getirmek için geliştirilen yazılımlara çokça emek ve para harcandı ancak bazı bölgelerde uçuş ilerleme şeritleri hala kontrolörler tarafından kaydediliyor ve uçaklara ilişkin rotalar kontrolörler tarafından koordine ediliyor.